29 Ekim 2012 Pazartesi

İstavrit Tava


 
İstavritin, hamsinin en bol ve ucuz olduğu bu günlerde sık sık balık yemeye çalışıyoruz, özellikle hafta sonları balık günümüz gibi oldu :) bu durum her yönden işime geliyor çünkü eşim pişiriyor ben yiyorum :))) Tabii salata benden, bazen onda da kolayına kaçıp taze yeşilliklerle bir söğüş yapıp kenara çekiliyorum :))
 
 
Malzemeler:
  • 1 kg istavrit
  • 1 çay bardağı mısır unu
  • Tuz
  • Sıvıyağ
Yapılışı:
 
Ayıklanıp yıkanmış istavritlerin suyu süzdürüldükten sonra tuz ilave edilmiş mısır ununa bulanarak sıvıyağ ısıtılmış kızgın teflon tavaya dizilir, önce bir tarafı daha sonra çevrilerek diğer tarafı kızartılır yemeğimiz hazır :)
 
Not: Hamsi ve istavrit pişirirken bizim gibi tavada kızarmış olanı seviyorsanız bir balık tavası alın derim. Her yerde satılan kapaklı balık tavalarında çevirme işi çok daha pratik oluyor benden söylemesi :)
 
Balıklarınızı ikram ederken güzel bir mevsim salatası ya da roka, tere, taze soğan gibi yeşillikler eşliğinde sunabilirsiniz.
 
Afiyet Olsun.
 
 



6 Ekim 2012 Cumartesi

Patlıcan Dizme


 
Patlıcanlar dizim dizim dizildi
Domatesler süzüm süzüm süzüldü :))
 
Hem sunumuyla güzel hem de çok lezzetli bir yemek düşünüyorsanız bu tarif tam size göre... Porsiyonlar halinde ikram edebileceğiniz gibi sofranın ortasında büyük bir servis tabağıyla da getirip gözlere hitap edebilirsiniz.
 
Yapımı oldukça pratik, biraz patlıcanları kızartmak oyalıyor onun dışında herşey çok kolay, Patlıcan Musakkayı andırsa da görselliğiyle farklı bir yemek tavsiye ederim.
 





Malzemeler:
  • 6 adet küçük bostan patlıcan ( yuvarlak top patlıcan )
  • 150 gr. kıyma
  • 1 adet kuru soğan
  • 4 - 5 adet sivri biber
  • 3 adet domates
  • 1 tatlı kaşığı biber salçası
  • 1 tatlı kaşığı domates salçası
  • Tuz, pul biber
  • Zeytinyağ ( kızartmak için )
Yapılışı:

Bostan patlıcanlar alaca soyulduktan sonra elma dilimi şeklinde 4 parçaya kesilir ( büyükse 6 parça da olabilir ) ardından bol zeytinyağında çok karartmadan kızartarak havlu kağıdın üzerine alınır.
 
Diğer tarafta kuru soğan yemeklik doğranır, sivri biberler kalınca dilimlenir ve zeytinyağında hafif sotelenir, soğanlar sararmaya başlayınca kıymayı ilave edilerek kavurlur. Kıymalar pişmeye başlayınca salçalarımızı ekleyerek tuz ve pul biber ilavesiyle karıştırarak ocaktan alınır.
 
Şimdi sıra patlıcanları dizmeye geldi :) Uygun ebattaki bir karnıyarık ( pilav ) tenceresinin tabanına kızarttığımız patlıcanlar dizilir, üzerine hazırladığımız kıyalı harç gezdirilir ve en son üzerine kabuklarını soyup küp küp doğradığımız domatesleri dizilerek kapağı kapalı olarak kısık ateşte pişmeye bırakılır. Domatesler yumuşayıp suyunu çekince ( hafif suyu kalabilir ) ocaktan alınır.
 
Daha önce de belirtttiğim gibi porsiyonlar halinde ayrı tabaklara ya da büyük bir servis tabağına alarak sunabilirsiniz. Hatta kendinize güveniyorsanız yemeği güzel bir tepsiye ters de çevirebilirsiniz etrafını pirinç pilavı ile süsleyerek muhteşem bir yemek elde edebilirsiniz.
 
Afiyet Olsun.
 
 
 
 
 

29 Eylül 2012 Cumartesi

Mısır Unu Helvası


 
Normal undan helva olur da mısır unundan niye olmasın diye düşünürken bir de Tv programında karşıma bu helva çıktı ve yapmayı düşündüğüm helvayı biranönce denemek istedim.
 
Düşündüğümden çok daha güzel bir lezzet çıktı ortaya, özellikle ve kesinlikle sizlere de tavsiye ederim.
 
 
Malzemeler:
 
  • 2 su bardağı mısır unu
  • 150 gr tereyağ
  • 1,5 su bardağı şeker
  • 2 su bardağı su

Yapılışı:

İlk olarak 1,5 su bardağı şeker ve 2 su bardağı suyu ocağa alarak bir taşım kaynatıyoruz ve bir kenarda ılıması için bekletiyoruz.

Diğer tarafta tereyağı eriterek mısır ununu ilave ediyoruz ve unumuz kahverengimsi olana dek kısık ateşte ve sürekli karıştırarak kavuruyoruz. Unumuz istediğimiz rengi alınca ılımaya bıraktığımız şerbeti ilave ederek sürekli karıştıra karıştıra helva kıvamını alana dek kısık ateşte pişirmeye devam ediyoruz. ( Bu esnada helvamız yağını dışa verebilir endişelenmeyin dinlendirme aşamasında yağı geri çekiyor )

Arzuladığımız kıvama ulaşınca acaktan alarak üzerine bir bez örterek kapağını kapatıp yarım saat kadar dinlendiriyoruz.

Daha sonra isterseniz kaseyle isterseniz kaşık kaşık ya da kalıpla şekillendirerek servis tabağına alabilirsiniz.

Afiyet Olsun.




25 Eylül 2012 Salı

Domatesli Hamsi Buğulama



 
 
Balık sezonu açıldı :) gerçi bizim için hiç kapanmaz yazın bile sık sık Alabalık yeriz ama mevsiminde yenilen tazecik deniz balıklarının yeri ayrı.
 
Bizim evin favorisi hamsidir başta tavası olmak üzere her çeşidine bayılırız. Ben pratik olduğu için bir de tavada çevirme derdi olmadığı için buğulamasını da çok severim, genelde sade yaparım ama bu kez tereyağlı ve domatesli yaptım şahane oldu özellllikle tavsiye ediyorum.
 
 
Malzemeler:
  • 1 kg hamsi
  • 2 adet kuru soğan
  • 2 adet iri domates
  • Birkaç dal maydonoz
  • Limon dilimleri
  • Tereyağ
  • Tuz
 
Yapılışı:

Kuru soğan yarım ve ince halkalar şeklinde doğranarak tencerenin tabanına döşenir üzerine sırasıyla ayıklanıp yıkanmış hamsiler dizilir onun üzerine rendelenmiş domates, maydonoz yaprakları limon dilimi ve en üzerine de tereyağ parçacıkları serpiştirilerek 1 çay bardağı su ilavesiyle kapağı kapalı olarak çok kısık ateşte yarım saat pişirilir. Arasıra suyu kontrol edilerek gerekirse azar azar su ilavesi yapılabilir. Yarım saat sonunda tenceremizde su kalmamış ama dibi de tutmamış olmalıdır. Ocaktan alınarak scak sıcak servise sunulur.

Yanında roka, nane, maydonoz ...vb yeşillikleri de ikram etmeyi unutmayın:)

Afiyet Olsun.




 



19 Eylül 2012 Çarşamba

Etli Kuru Fasulye

 
 
Anadolu sofralarının baştacı, Geleneksel Türk Mutfağının en özel yemeklerindendir Kuru Fasulye, Nohutla adı birlikte anılsa da benim içi yeri ayrıdır. Hele bir de yanında Pirinç pilavı,turşu ya da kuru soğan varsa değmeyin benim keyfime :)
 
 
Malzemeler:
  • 2 su bardağı kuru fasulye
  • 200 - 250 gr kuşbaşı et
  • 1 adet kuru soğan
  • 3 adet sivri biber
  • 1 tatlı kaşığı ( tepeleme ) biber salçası
  • 1 çorba kaşığı ( tepeleme ) domates salçası
  • 1 çorba kaşığı tereyağ
  • Sıvıyağ
  • Tuz, pul biber
Yapılışı:
 
Kuru fasulye bir gün öncesinden yıkanarak sıcak suda bekletilir ( bir gece ya da en az 8 saat beklemelidir )
 
Diğer tarafta kuşbaşı etler, tereyağ ve sıvıyağ karışımında suyunu salıp çekinceye kadar kavrulur ( eğer sert dana eti kullanıyorsanız biraz sıcak su ilavesiyle ön pişirme yapabilirsiniz ) Etler suyunu çekince yemeklik doğranmış kuru soğan ve küp doğranmış sivri biberler ilave edilerek soğanlar sararıncaya dek kavurulur daha sonra salçalar ve pul biber eklenerek hafif sotelenir. En son süzdüğümüz kuru fasulye ve  tuz ilave edilip yemeğin üzerini geçecek kadar sıcak su eklenerek pişmeye bırakılır.
 
Yemeğimizi pişirmek için düdüklü tencere zaman ve enerji tasarrufu açısından tercih edilmelidir. Ayrıca düdüklüde pişen yemek, pişerken kapağı sık açılmadığı için lezzetini içinde tutar ve daha güzel olur.
 
Yemeğimiz piştikten sonra zamanımız varsa yarım saat kadar dinlendirmek lezzetini artıracaktır ayrıca servise sunarken yanına Pirinç Pilavı yapmanızı ve varsa turşu eşliğinde sunmanızı tavsiye ederim :)
 
Afiyet Olsun.
 
 
 
 


Yoğurtlu Pazı Kavurması

 
 
Yoğurtlu Pazı benim en lezzetli kurtarıcı yemeğimdir, Özellikle kışın kavurur hazır bulundurmaya çalışırım ve bazen hazır kavrulmuş pazıyı gözleme yaparım bazen de böyle yoğurtlar yerim, çok hoşuma gider.
 
Aslında benim için başlı başına bir yemektir ancak bazen davet sofralarınızı tamamlayıcı bir ikramlık olarak da hazırlıyabilirsiniz.
 

Malzemeler:
  • 1 bağ pazı
  • 1 adet kuru soğan
  • Tuz, pul biber, kekik
  • Sıvıyağ
Üzeri için:

*1 kase yoğurt        *3- 4 diş sarımsak
*1 tatlı kaşığı toz kırmızı biber      *Sıvıyağ

Yapılışı:
 
Kuru soğan yemeklik doğranır ve sıvıyağda ( tercihen zeytinyağ ) sotelenir, soğanlar sararmaya başlayınca ayıklanıp yıkanarak birer santin kalınlığında doğranmış pazı yaprakları ( sap kısımları daha küçük doğranırsa daha iyiolur ) ilave edilerek ara sıra karıştırmak suretiyle kısık ateşte suyunu salıp çekinceye kadar kavrulur, pazılar suyunu çekip yumuşayınca tuz ve arzuya göre baharatlar ilave edilerek ocaktan alınır.
 
Pazı kavurmamaız hafif ılıyınca üzerine hazırladığımız sarımsaklı yoğurt ve en üste de yağda yakılmış toz kırmızı biber gezdirilerek servise sunulur.
 
Ben ve eşim bunun yanında kuru ya da taze soğanı çok yakıştırırız varsa köy yufkası eşliğinde de mükemmel oluyor benden söylemesi :)

Afiyet Olsun.

 


 


14 Eylül 2012 Cuma

Lavaş Gözleme


 
Geçenlerde yaptığım Patates Kavurmasından artınca dolapta biraz da hazır lavaşım vardı ben de pratik bir gözleme yapıyım dedim. Bu kadar da pratik olacağını düşünmemiştim :) 5 dak. pişirdim yedim :))
 
Özellikle kahvaltıda ya da acil misafir geldiğinde hemencecik yapıp ikram edilebilecek nefis bir lezzet. Bence siz de dolabınızda bu hazır lavaşlardan bulundurun ve elinizin altındaki malzemelerle bir iç hazırlayıp bu gözlemelerden yapın.
 
Malzemeler:
  • 4 adet hazır lavaş
  • Su
  • Tereyağ
İç Malzemeleri:
  • 2 adet haşlanmış patates
  • 1 adet kuru soğan
  • Bir tutam maydonoz
  • Tuz, kimyon, pul biber
  • Sıvıyağ
Yapılışı:
 
İlk olarak sıvıyağda soğanı hafif soteleyip, haşlanmış patateslerimizi de ilave ederek kavuruyoruz. Tuz, baharat ve bir tutam ince kıyılmış maydonozu da ekleyerek karıştırıp ocaktan alarak içimizi hazırlıyoruz.
 
Hazır lavaşı çok az su ilave edilmiş eritilmiş tereyağ ile iç kısmını yağlıyoruz ve hazırladığımız içten lavaşın yarısına yayıyoruz. Diğer yarısını da üzerine kapatarak kenarlarına bastırıp 'D' şeklinde gözlemeler hazırlıyoruz.
 
Hazırladığımız gözlemeleri teflon tavada, önlü arkalı, arasıra tereyağ sürerek kızarana kadar pişiriyoruz.
 
Gözlemelerimiz pişince sıcak sıcak çay ya da ayran eşliğinde ikram edebiliriz.

Not: Benim hazırda Patatesli içim olduğu için patatesli yaptım ama siz isteğinize göre peynirli, otlu ya da ıspanaklı .... vs.  yapabilirsiniz.
 
Afiyet Olsun.





13 Eylül 2012 Perşembe

Patates Kavurması

 
 
Patates Kavurması özellikle Doğu illerimizde çok sık yapılan bir lezzet.
 
Bazen başlı başına bir yemek olarak, bazen kahvaltıda, bazen de hanımların çay davetinde karşımıza çıkar.
 
Benim çok sık yaptığım birşey değil ama bugün yerken neden daha sık yapmadığımı düşündüm ve bir cevap bulamayıp bu lezzeti sık sık yapmam gerektiğini düşünüp pazar kahvaltımızın menüsünü de şimdiden belirledim :)
 
 
Malzemeler:
  • 3 adet haşlanmış patates
  • 1 adet kuru soğan
  • Tuz, pul biber, kimyon
  • Sıvıyağ

Yapılışı:

(Kabuklu olarak haşladığımız patatesler soyulur ve rendelenir.)
 
Kuru soğan yarım halka doğranır ve sıvıyağda hafif sararana dek sotelenir. Ardından rendelediğimiz haşlanmış patatesler ilave edilerek 2 - 3 dak. kavrulur en son damak tadımıza göre tuz ve baharatları ilave ederek karıştırılarak ocaktan alınır.
 
İster sıcak isterseniz soğuk olarak yenebilir. Yanında turşu ile ikram etmeyi unutmayın çünkü patates kavurmasına en yakışan lezzet turşudur. Hele bir de yanında köy yufkanız varsa tadına doyum olmaz :)
 
Afiyet Olsun.
 
 
 
 




11 Eylül 2012 Salı

Tam Tahıllı Tuzlu Kurabiye


Daha önce bahsetmiştim eşimin bir torba karışık tam tahıllı unla gelip, bu unu pişirmeyi yasakladığından ve benim ne yapıp edip ekmek yaptığımdan :))
 
Şimdi de sırada kurabiye yapmak vardı... hayır amacım kurabiye yapmak, bu unlardan nasıl bir lezzet çıktığını merak ettiğimden değil... gerçekten :P..... ben eşimin çiğ un yemesine dayanamıyorum :))))
 
 
Malzemeler:
  • 1su bardağı tam buğday unu
  • 1 su bardağı karışık tam tahıllı un ( yulaf, çavdar, keten tohumu karışımı )
  • 1 su bardağı normal un
  • 1 su bardağı sıvıyağ
  • 1 adet yumurta ( sarısı üzerine )
  • 1 çay bardağı yoğurt suyu
  • 1 tatlı kaşığı tuz
  • 1 pkt kabartma tuzu
  • Çörekotu ( üzerine )

Yapılışı:

Buğday unu, karışık tahıllı un, tuz ve kabartma tozu karıştırılır üzerine yoğurt suyu ( bol sulu yoğurt da olabilir ) , sıvıyağ ve yumurtanın akı ilave edilerek azar azar normal un ilavesiyle kulak memesi yumuşaklığında bir hamur yoğrulur.
 
Hamurdan cevizbüyüklüğünde parçalar alınarak yuvarlanır ve simit şekli verilerek yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizilir. Üzerlerine yumurta sarısı sürülüp çörekotu serpilerek önceden ısıtılmış 180 der. fırında kızarana kadar pişirilir.
 
Meyve suyu ya da çay eşliğinde servise sunabilirsiniz.
 
Afiyet Olsun.









4 Eylül 2012 Salı

TAVUK CİĞERİ



Tavuk ciğerini hem lezzetli hem de ekonomik olduğu için çok severim :)
 
Bazıları ucuz diye beğenmez... hatta hiç hesaba almayıp hayatında tadına bakmayanlar bile vardır... ama bence bilsinler ki çok şey kaçırıyorlar :)
 
Ben sık sık yaparım Lezzethanemde.
 
Hatta bazen pazar kahvaltısında bile yaparım, eşim önce ' kahvaltıda ciğer mi yiycez? ' diye garip bişeymiş gibi sorar sonra bir bakarım ki ekmeğiyle tabağı silip süpürmüş :)
 




Malzemeler:
  • 500 gr. tavuk ciğeri
  • 1 adet kuru soğan
  • 2 adet çarliston biber
  • 2 çorba kaşığı haşlanmış mısır ( isteğe bağlı )
  • Sıvıyağ
  • Tuz, kekik, pul biber
Yapılışı:

Tavuk ciğerleri ( ve beraberinde paketten çıkan o minicik  yürekler ) kuşbaşı doğranıp güzelce yıkanır. Ardından ısıtılmış teflon tavaya yağsız olarak alınarak suyunu salıp çekinceye kadar yüksek ateşte pişirilir. 
 
Suyunu çekince yeteri kadar sıvıyağ, yarım halka doğranmış kuru soğan ve ince dilimlenmiş çarliston biberler ilave edilerek kısık ateşte ara sıra karıştırmak suretiyle kapağı kapalı olarak pişirilir.
 
Tüm malzemelerimiz kızarınca haşlanmış mısır ( ben konserve kullandım ), tuz ve diğer baharatlar ekelenerek karıştırılır ve ocaktan alınır.
 
Servise sunarken yanında dilimlenmş domates ,taze soğan ve ayran eşliğinde ikram etmeyi unutmayın :)
 
Afiyet Olsun.
 
 
 
 
 
 

2 Eylül 2012 Pazar

PİYAZ ( FASULYE PİYAZI )

Piyaz en sevdiğim salata çeşitlerindendir, özellikle de Köftenin hele de İnegöl Köftenin yanında asla hayır diyemem.
Yumuşacık fasulyenin, soğan ve sirkenin mükemmel uyumu ile ortaya çıkan bu nefis lezzeti sizlerin de denemenizi tavsiye ederim..


Malzemeler:

  • 1 su bardağı haşlanmış kuru fasulye
  • 1 adet kuru soğan
  • Bir tutam maydonoz
  • 1 çorba kaşığı sirke
  • 1/2 limon suyu
  • Tuz, pul biber, sumak
  • Zeytinyağ

Yapılışı:

Ben kuru fasulyeleri sabahtan ıslatıp, bir süre bekledikten sonra düdüklüde haşladım ama siz hazır konserve de kullanabilirsiniz.

Kuru soğan yarım halkalar halinde piyazlık doğranır, maydonozlar kıyılır ve haşlanmış fasulyelerle birlikte bir kaseye alınır. Üzerine limon suyu, sirke, tuz, zeytinyağ, sumak ve pul biber ilave edilerek karıştırlır ve sosunu çekmesi için bir süre bekletilir.

Servis tabağına alınarak arzuya göre domates dilimleri ve biberiye turşusu ile süslenerek soğuk bir şekilde servise sunulur.

Afiyet Olsun.
 
 
 
 
 
 

1 Eylül 2012 Cumartesi

Tavuklu Karnıyarık

 
 
Karnıyarık Türk Davet sofralarının en eski ve en nadide yemklerindendir.
 
Aslen kıymalı olur ve çok da güzel olur ancak ben bu kez de tavuklusunu yapmak istedim. Bu haliyle de çok hoşumuza gitti, annemler için yapmıştım, çok beğenildi :)
 
Ben son senelerde kızartmadan uzak durmaya çalıştığım için Köz Karnıyarık şeklinde yapardım ama bu yaptığım aslına uygun olsun dedim Ege usulü zeytinyağında kızarttım, sağlıklı mı tartışılır ama lezzetine hiç söylenecek söz yoktu :) Zeytinyağ gerçekten de Karnıyarığın lezzetine lezzet katmıştı.
 
 
Malzemeler:
  •  7 adet küçük boy patlıcan
  •  1 adet tavuk göğsü
  •  1 adet kırmızı biber ( isteğe bağlı )
  •  1 adet kuru soğan
  •  Bir tutam maydonoz
  •  1 adet domates
  •  Tuz
  •  Kekik, pul biber
  •  Zeytinyağ ( kızartmak için )
Üzeri için:  * 1 adet domates   * 2 adet sivribiber
 
Yapılışı:
 
İlk olarak patlıcanlar alaca soyularak zeytinyağında kızartılır .
 
Diğer yandan tavuk eti olabildiğince minik doğranarak ( tantunilik gibi ) zeytinyağda sotelenir. Tavuklar suyunu çekince küçük doğranmış kuru soğan ve kırmızı biber ilave edilerek kızarana kadar kavrulur. Daha sonra 1 adet rendelenmiş domates , tuz ve arzuya göre baharat ilavesiyle domates suyunu çekinceye kadar pişirilir. En son ince kıyılmış bir tutam maydonoz eklenerek karıştırılarak ocaktan alınır.
 
Kızaran patlıcanlarımız ortadan bıçakla kesilerek iç kısmı hafif kenarlara itilmek suretiyle iç harcı için yer hazırlanır. Bu kısımlara hazırlanan tavuklu harcımız doldurulur ve üzerlerine yarım halka şeklinde doğranmış domates dilimleri ve bir parmak uzunluğunda dilimlenmiş sivri biber ile süs yapılarak tepsiye dizilir. ( Süslenmiş şeklini fotoğraflıyamadım :( )
 
Fırına sürerken, 1 tatlı kaşığı salça 1 su bardağı sıcak suda inceltilerek karnıyarıkların kenarından gezdirilerek önceden ısıtılmış 200 der. fırına verilir.
 
Domatesler ve biberle kızarıncaya kadar pişirilerek fırından alınır.
 
Servise sunarken pirinç pilavı eşliğinde ikram edebilirsiniz.
 
Afiyet Olsun.
 
 
 
 
 
 

30 Ağustos 2012 Perşembe

Kilis Tava

 
Fırın yemeklerini çok seviyorum. Neden mi? Çünkü hem çok lezzetli oluyor, hem de katıp karıştırıp sürüyorsun fırına kendiliğinden pişiyor, bu arada da pilavınızı, salatanızı yapıp masanızı hazırlayabiliyorsunuz.
 
Kilis Tava, uzun süredir yapmak istediğim bir yemekti Kilis, Hatay, GaziAntep civarlarında sıkça yapılan bir tepsi yemeği, ben de bu lezeti annemler için hazırladım, hepimiz çok beğendik, sizlere de tavsiye ederim.
 
 
 
Malzemeler:
  •  500 gr orta yağlı kıyma
  • 2 adet domates
  • 1 adet kuru soğan
  • 4 adet acı sivri biber
  • Bir tutam maydonoz
  • 5 - 6 diş sarımsak
  • 1 çay bardağı su
  • 1 çorba kaşığı acı pul biber
  • 1 tatlı kaşığı kekik
  • 1 çay kaşığı kimyon
  • Ayrıca üzeri için 2 çorba kaşığı sıvıyağ, domates ve sivri biber
Yapılışı:

Kıymamız derince bir karıştırma kabına alınarak üzerine olabildiğince minik doğradığımız malzemeler , tuz ve diğer baharatlar ilave edilerek iyice harmanlanır ( adeta lahmacun içi gibi )
 
Hazırlanan karışım normal boy yuvarlak fırın tepsisine yassılanarak döşenir üzeri 2 çorba kaşığı kadar sıvıyağ ile  yağlanır, domates ve biber dilimleriyle süslenerek önceden ısıtılmış 200 der. fırında kızarana kadar pişirilir. ( Pişerken hafif küçülüyor, tepsinin ortasına doğru büzülüyor, bu durum sizi şaşırtmasın )
 
Fırından çıkarılan yemeğimiz dilimlenerek sıcak sıcak servise sunulur, arzuya göre yanında pilav da yapabilirsiniz, ayranı da unutmayın derim :)
 
Afiyet Olsun.
 
Piştikten sonra resmini çekemedim, sanırım sebebini açıklamama gerek yok :) çünkü herkes fırından yayılan koku eşliğinde masadaki yerini almış yemeği bekliyordu :))
 
 
 
 
 
 
 
 
 

1 Ağustos 2012 Çarşamba

GÜN KURUSU KAYISI NASIL KURUTULUR


Bu sene Malatya kayısısı bol Maşallah :) daha önce de bahsetmiştim hediye olarak gelen kayısıların bir kısmını komposta yapıp bir kısmını da kuruttuğumdan. Şimdi nasıl yaptığımı anlatmanın zamanı geldi çünkü kurutma süreci tamamlandı, aşama aşama fotoğraflandı ve nihayet kayısılarımız kurudu :)
Daha önce de kayısı kurutmuştum ama Anadolu'da 'çir' olarak tabir edilen usulde ;çekirdeğini önceden çıkarıp içini açarak kuruturdum o haliyle yemesi zevkli olmuyor, sadece hoşaf yapımında kullanıyordum.
Oysa ben 'Gün Kurusu' denilen cinsi severim ve özellikle tatlısına bayılırım, şimdiye kadar Malatya'nın meşhur Şire Pazarından alırdık ama bu sene kendim kuruttum. Çokkkk çok ekonomik ve mis gibi kayısılarımız oldu :)
Yapımı çok basit ve zevkli ama beklemesi sabır gerektiren bir süreç.
1. aşama çok basit: Kayısıları yıkanır ve süzdürülür daha sonra hiçr şey yapmadan, bütün halde, temiz bir çarşafa serilerek çok güneş alan bir yere serilir. ( Ben balkonda kuruttum, kayısıların yanındaki kırmızılar erik: )



İki üç gün bekledikten sonra 2. aşamaya yani en zevkli kısma gelinir ki buna yöresel dilde PIRTLATMA denir :) ki bu da çekirdeklerin çıkarılması ( pırtlatılması) aşamasıdır.

Bütün halde serdiğimiz kayısıların çekirdekleri alttan sap kısmına doğru hafifçe bastırılarak çıkarılır ( pırtlatılır ). Bu işlem sizi korkutmasın çekirdeğe basıyorsunuz ve bir basımda çıkıyor, çok basit yalnız kayısı miktarı çoksa tek başına yapmayın. Malatyalıların yaptığı gibi toplayın konu komşuyu ya da ev halkını oturun kayısıların başına hem sohbet edin hem pırtlatın arada şarkı türkü söyleyin :) fıkra anlatın gülün, nasıl bittiğini farketmiyceksiniz bile :)

Alttaki fotoda kayısıların çekirdeklerinin çıkarılıp tekrar dizilmiş hali


3. aşama işin en sıkıcı kısmı:( artık yapılacak birşey kalmadı bekliyceksiniz :)

Kayısılar 4. gününüde


Beklemeye devam :) Arada sırada gelip gidip kayısıları ters düz çevirebilirsiniz, şart değil ama beklemeye sıkılıp benim gibi duramaz el atarsanız iyi olur :)


Ve beklenen sona ulaştık:) Kayısılarımız tamamen kurudu hem de tıkır tıkır işin en güzel bölümü bu :) Bu aşamada yüzünüzde bir tebessüm olacak :))

Şimdi de 4. aşamaya geldik: Kuruyan kayısıları temiz bir bez torba ya da kapaklı bir kaba alarak saklayabilirsiniz.

Tıkır tıkır kuruttuğumuz için bu haliyle yemesi güç olur yemek istediğiniz zaman 5 dak.suda bekletip sonra da süzdürüp azıcık bir kenarda bekletirseniz tertemiz ve pofidik pofidik yumuşacık Gün Kurusu kayısılarınız olur.


Not: Marketlerde ve kuruyemişçilerde satılan gün kurusu kayısıların yumuşacık olduğuna aldanıp kayısılarınız tam kurumadan toplamayın. Onlar ıslatılıp kurulandıktan sonra paketlendiği ya da tezgahlara getirildiği için öyle yumuşak :)

Afiyet Olsun.

19 Temmuz 2012 Perşembe

YAYIK SÜRAHİ



Belki size çok ilkel gelecek ama bilmenizi istedim ki, bu YAYIK SÜRAHİler çok işe yarıyor :) güzelce yayarsanız nefis köpüklü ayranı oluyor... hali hazırda, bir ayran yapma makinanız ya da ayran blendrınız yoksa bu YAYIK SÜRAHİLERİ küçümsemeyin derim :)

Bütün pazarlarda ve züccaciyelerde var, üstelik çok ucuz bizim ' ne alırsan 1 TL ciden aldık :))










16 Temmuz 2012 Pazartesi

Fırında Sebzeli Tavuk



Hafta sonu ne yiyeceğimize birtürlü karar veremeyince son anda  ani bir kararla bu yemek ortaya çıktı.

Yani evde biraz sebze varsa ve tavuk da varsa size sadece doğrayıp tepsiye dizmek kalıyor... gerisini fırın hallediyor :)


Malzemeler:

* 2 adet tavuk but ( bütün tavuk da parçalanabilir )
* 3 adet patlıcan
* 3 adet patates
* 5 adet çarliston biber
* 2 adet  iri domates
* 1 çorba kaşığı salça
* Tuz, sıvıyağ

Yapılışı:

Tavuk butları yıkanıp kalça ve baget kısmından ikiye kesilerek yağlanmış tepsiye dizilir arada kalan boşluklara elma dilim doğranmış patatesle ve çizgili soyulup parmak parmak doğranmış patlıcanlar yerleştirilir. Üzerlerine çarliston biberler ve en üste de tavukların üzerine gelmeyecek şekilde dilimlenmiş domatesler dizilerek üzerinden 1 su badrağı suda açılmış salça , tuz ve hafif sıvıyağ gezdirilerek üzeri aleminyum folyo ile kaplanıp önceden ısıtılmış 200 der. fırına sürülür. 45 dak. bu şekilde pişirildikten sonra üzeri açılarak ( bu arada suyu kontrol edilip, eklenebilir ) 15 dak. daha fırınlanır. Toplam 1 saat pişen yemeğimiz hazırdır :)

Biz akşam yemeğimiz hafif olsun isteğimiz için ben yanında cacık yaptım, bize yetti ama misafir olsaydı bir de pirinç pilavı yapardım menü tamam olurdu.

Afiyet Olsun.



14 Temmuz 2012 Cumartesi

Kayısı Kompostosu


 
Malum Malatya'dayız yani 'Kayısı Diyarında' :) bu sene kayısı çok bol, daha önceki senelerde olmadığı kadar kayısı geliyor:)) Eşim hergün elinde kayısı dolu bir poşetle geliyor artık yemekle bitiremeyecek kadar çok kayısılarımız var. Ben de çözümü, kayısıların büyük bir kısmını 'gün kurusu' yöntemiyle kurutmakta buldum, bir kısmını komposto yaptım, pek sararmamış hafif yeşilimsi olanları da gelip gidip yiyoruz :)
Kompostomu yaparken ilave ettiğim karanfil ve çubuk tarçın sayesinde hoş kokulu ve  sağlıklı içeceğimiz oldu.

Malzemeler:
* 1 kg taze kayısı
* 1, 5 - 2 su bardağı kadar toz şeker
* 1 çay bardağı kuru üzüm ( isteğe bağlı )
* 3 lt. su
* 1 adet çubuk tarçın
* 10 adet karanfil

Yapılışı:
Kayısılar ortadan ikiye kesilip çekirdekleri çıkarılır, sonra bir tencereye alınarak üzerine karanfil taneleri, çubuk tarçın ve toz şeker serpilerek  ( ben ilk aşamada 1,5  su bardağı şeker serptim )yarım saat kadar bekletilir.

(Diğer tarafta kuru üzüm bir süre suda bekletilerek temizlenmesi ve hafif yumuşaması sağlanır)
Şekerde beklettiğimiz kayısıların üzerine 3 lt. kadar soğuk su ilave edilerek ocağa alınır ve kaynamaya bırakılır. Kayısılar yumuşayana kadar pişirilmesi gerekir bu arada tadına bakarak şeker ilavesi yapılabilir. Ben kayısıların dağılıp da çirkin bir görüntü oluşturmasını istemediğim için sürekli kaynatmadım. Kaynamaya başladıktan sonra 5 dak. kaynattım sonra ocağı kapatıp tencerenin ağzı kapalı olarak 10 dak. bekleterek kayısıların kendi sıcaklığında pişmesini sağladım ve sonra bu işlemi iki kez daha tekrar ettim  Son kaynatmamada yani ocaktan alamaya 5 dak. kala yıkayıp süzdürdüğümüz kuru üzümler ilave edilir.
Kayısılar yumuşayınca ocaktan alınarak ılıyana kadar bekletilir daha sonra buzdolabına alınarak soğutulur.

Kompostomuzu yemeklerin yanında sağlıklı bir ikramlık olarak sunabileceğimiz gibi  günün her saaatinde gidip gelip içebilirsiniz ( ben öyle yapıyorum :)

Afiyet Olsun.



13 Temmuz 2012 Cuma

Yunan Cacığı



Geçtiğimiz günlerde bir Tv programınca görmüştüm, Yunanlar, bizim bildiğimiz Cacığı, süzme yoğurtla ve susuz olarak yapıyorlarmış. Soğuk ikramlıkları günün her öğününde ve özellikle de kahvaltıda severek yediğim için, cacığı bu haliyle de seveceğimi düşünerek ben de Susuz Cacık yani Yunan Cacığı yaptım, çok da hoşuma gitti sizlere de tavsiye ederim.


Malzemeler:

* 1 kase süzme yoğurt ( çok katı olmasın )
* 1 adet salatalık
* Bir tutam dereotu ( isteğe bağlı )
* 2 diş sarımsak
* Tuz

Yapılışı:

Süzme yoğurt, tuz ve ezilmiş sarımsakla karıştırılır, içine kabuğu soyulmadan doğranmış salatalık ve kıyılmış dereotu ilave edilerek karıştırılır, servis tabağına alınarak isteğe göre üzeri kuru nane ve pul biberle süslenerek ikram edilir.

Ben kızarmış kepekli ekmekle yemeyi tercih ettim.

Afiyet Olsun.







11 Temmuz 2012 Çarşamba

Karışık Tam Tahıllı Ekmek


Uzunca bir süedir Tam Buğday unu kullanıyordum, geçenlerde eşim kendince :) bir karışım hazırlatmış. Eşit oranlarda keten tohumu, yulaf ve arpayı aktarda çektirerek karışık bir tam tahıllı un hazırlatmış :) görür görmez 'aaaaa ben bunu kurabiye yaparım' diye atlıycaktım ki poşeti kaçırdı :) ' hayır yaaa, kıza bak, her gördüğnünü illa pasta , börek yapacak... ben bunu kahvaltıda  1 kaşık yutmak için hazırlattım, bağırsaklar için çok faydalıymış' dedi :(

Çok bozuldum :( ama ....... ben kafaya koymuştum ..... :)

Ertesi gün hiç vakit kaybetmeden evdeki tam buğday unumu ve bu karışık tahıl ununu karıştırarak bir ekmek hamuru mayaladım... akşamada ekmek hazırdı ..... :))

Akşam olunca ' senin çiğ un yemene dayanamadım pişirdim ben onu sabahları bir iki dilim ekmek olarak yersin dedim sırıtarak :) ...... baktı... baktı.... dayanamadı güldü :) ..... 'getir bakalım hadi bir tadına bakıyım' dedi..... sonra mı ?....... ekmeğin biri bitmişti :)))))



Malzemeler:

* 1, 5 su bardağı karışık tam tahıllı un
* 1, 5 su bardağı tam buğday unu
* 1 su bardağı normal un
* 1 kahve fincanı yoğurt suyu
* 1 tatlı kaşığı şeker ( maya için )
* 1 çorba kaşığı kuru maya
* 1 tatlı kaşığı tuz.

Yapılışı:

Kuru maya şeker ve ılık su ilavesiyle karıştırılarak erimesi için 5 da. bekletilir.

Diğer taraftan karışık tahıllı un, tam buğday unu ve tuz karıştırılarak ortası havuz gibi açılır. Eritilen maya, yoğurt suyu ve azar azar ılık su ilavesiyle ve arada kıvamını ayarlamak için normal un ekleyerek orta yumuşaklıkta bir hamur yoğrulur ve üzeri örtülerek yaklaşık 1 saaat hamurun mayalanması sağlanır.

Süre sonunda mayalanana hamur tezgaha alınarak tekrar yoğrulu ve iki eşit parçaya ayrılarak somun ekmeği şekli verilip, yağlı kağıt serilmiş tepsiye aralıklı olarak yerleştirilir. Üzerine keskin bir bıçakla istenilen motifler çizilerek yaklaşık yarım saaat kadar hamurun tekrar kabarması sağlanır.


Hamurumuz kabarınca üzerine çok hafif un serperek önceden ısıtılmış 200 der. fırında üzeri kabuk tutana kadar pişirilir. Kabuk tutmaya başlayınca fırın ısısı 180 der. düşürülerek iyice kızarıncaya kadar pişirilir.


Fırından çıkarılan ekmekler bir bez ya da ızgara üzerinde dinlenmeye bırakılır.

Ekmeklerimiz iyice soğuyup kendini çekince dilimlenerek servise sunulabilir. Yanında güzel bir çay, zeytin, peynir ve bol yeşilik de ikram etmeyi unutmayın :)

Afiyet Olsun.


23 Haziran 2012 Cumartesi

Fırında Biber Kızartma



Malatya'ya ilk geldiğimizde insanların pazardan çılgınca çarliston biber aldığını görünce çok şaşırmıştım :)) Önceleri kurutacaklar herhalde diye düşündüm ama her hafta ve her gittiğim pazar ve markette insanların kilolarca biber aldığını görünce anladım ki ve bugün de kesin kanaat getirdim ki Malatyalılar bizim 'çarliston' dediğimiz burada 'yerli biber' denilen biber olmazsa yaşayamazlar :))

Ben yağda kızartılan biberi sevmem bana aşırı yağlı gelir ama Malatyalılar bu işin formulünü bulmuş :) Artık ben de kilo kilo bu biberlerde alır oldum, nasıl almam ki mahalle fırınına gönder, odun fırınında pişsin gelsin :) bu kadar basit... işte öğle yemeğin hazır. Fırından gelirken de sıcacık yeni çıkmış pidelerden al... fırınlanmış biberleri sar arasına, dürüm yap ye....

Tarif vermeme gerek yok... çarliston biberleri yıkayıp kurulayıp, isterseniz gönderin mahalle fırınına orda pişsin gelsin. İsterseniz de bazen benim de yaptığım gibi yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizin 200 derecede önceden ısıtılmış fırında kızarana kadar pişirin.

Arzuya göre fırından çıkınca üzerine sarımsaklı yoğurt dökerek servise sunabilirsiniz ya da sade olarak lavaş ekmeğine sararak dürüm yapıp yiyebilirsiniz.

Afiyet Olsun.


18 Haziran 2012 Pazartesi

Çilek Marmelatı



Bizim evde reçel yenmez,  daha doğrusu doğru düzgün yenmez :) kaseden reçelin taneleri bir güzel seçilir ( O kendini biliyo :)) şerbet kısmı kalır... o da sofraya gelirrr gider - gelirrr gider :))) Ben de yöntemi marmelat yapmakta buldum ( seç bakalım şimdi tanelerini :)))

Aslında marmelatı tercih etmemin en önemli sebeplerinden biri de reçele oranla daha az şeker kullanılması, bana kalsa hiç yapmıycam, güzel bir pekmez bence reçelden çok daha sağlıklı ama çilek biraz fazlaydı, baktım bozulacak bu şekilde değerlendiriyim dedim.


Malzemeler:

* 1 kg.çilek
* 1,5 su bardağı şeker
* 1 tane limon tuzu ( ya da 3- 4 damla limon suyu )

Yapılışı:

Çilekler 5 dak. suda bekletilerek kumunu bırakması sağlanır ardından iyice yıkanarak sapları ayıklanır ve el rondosu ile parçacıklı kalacak şekilde parçalanır.

Pişirme kabına alınarak üzerine şeker ilave edilir ve kısık ateşte ara sıra karıştırarak suyunu iyice çekip puding kıvamını alana dek pişirilir.  Kaynamaya başlayınca 1 tane limon tuzu ya da yoksa 3 - 4 damla limon suyu eklenebilir ( Bu arada tadına bakarak şeker ilavesi yapabilirsiniz, çileğin tatlılığına göre eklenecek şeker miktarı değişebilir )

Ocaktan alındıktan sonra soğutulup kapaklı kase yada kavaonaza alınarak saklanabilir.

Afiyet Olsun.







Fırında Kabak Kızartma


Yazın mümkün olduğunca hafif ve lezzetli sebze yemeklerini tercih etmeye çalışıyorum. Aslında ben karışık sebze kızartmayı ve Şakşukayı çok severim ancak yağda kızartmak beni korkutuyor, uzun süredir kızartmaların yerine, bir kaşık yağ ile harmanlayıp fırında pişirme yöntemini uyguluyorum ve çok memnunum, sizlere de tavsiye ederim.


Malzemeler:

* 3 adet kabak
* 1 çorba kaşığı zeytinyağ
* Tuz, kekik, toz kırmızı biber

Yapılışı:

Kabakların kabuğu soyularak yuvarlak halkalar halinde doğranır; tuz, zeytinyağ ve diğer baharat ilaveleriyle harmanlanıp yağlı kağıt serilmiş tepsiye tek sıra halinde dizilerek önceden ısıtılmış 200 der.fırında kızarana 30 dak. kadar pişirilir.

Kızaran kabaklar servis tabağına alınarak arzuya göre sarımsaklı yoğurt eşliğinde sunulur.

Afiyet Olsun.




12 Haziran 2012 Salı

Kuru Domatesli Bulgurlu Semizotu Yemeği


Yazın en sevdiğim yemeklerindendir Semizotu, ekşi ekşi ve yanında bol sarımsaklı cacıkla nefis olur. Taze yaz dometesleriyle çok güzel olur ama ben kurutulmuş domatesin de yemeklere ayrı bir lezzet verdiğini düşündüğümden bu kez Kuru Domates de kullandım. Bir de böyle denemenizi özellikle tavsiye ederim.


Malzemeler:

* 1 bağ semizotu
* 1 adet kuru soğan
* 1 adet domates
* 1 kase kuru domates
* 1 kahve fincanı bulgur
* 1 tatlı kaşığı biber salçası
* 1 tatlı kaşığı domates salçası
* Zeytinyağ
* Tuz

Yapılışı:

Ayıklayıp yıkadığımız semizotunun iri ve kalın sapları minik minik kıyılarak bir kenara ayrılır, diğer kısımlar iri iri doğranır.

Kuru soğan yemeklik doğranarak zeytinyağda sarana kadar sotelenir. Ardından semiz otunun minik doğradığımız kalın sapları ileve edilerek bir ik kez çevrilir. Daha sonra salçalar ilave edilir, birlikte hafif kavrulunca, kuru dometesler eklenir üzerine kabuğu soyulup küçük küçük doğranmış domates ilave edilerek domatesler hafif suyunu salana kadar pişirilir. En son semizotunun iri dilimlediğimiz yaprak kısımlar ve tuz ilavesiyle karıştırılarak üzerini geçecek kadar da sıcak suyunu ekleyerek yemeğimiz kısık ateşte pişmeye bırakılır. Pişmesine 5 dak. kala 1 kahve fincanı bulgur serpilerek 5 dak. daha pişirilir ( bu aşamada gerekirse su ilevesi yapılmalıdır.)  ve ocaktan alınarak bir kenarda demlenmesi sağlanır.

Yemeğimizi servise sunacğımız zaman yanında bol sarımsaklı bir cacık tercih edilebilir.

Afiyet Olsun.



2 Haziran 2012 Cumartesi

Domatesli Semizotu Salatası


Ben bu salatayı aslında hep roka ile yaparım ve nefis olur, semizotu salatasını da hep yoğurtlu olanından yaparım. Ama pazardan aldığım semizotlarını biraz fazla bulunca ve yoğurtlusunu yemekten de bıkınca böyle deneyim dedim ve çok lezzetli bir salata oldu.

 Diyet yapanlar için yanında galeta ya da kepkli bisküvi ile tek başına kurtarıcı bir öğün de olabilir. Ya da isterseniz akşam yemeğinin yanında tamamlayıcı bir salata olarak tercih edebilirsiniz.



Malzemeler:

* Yarım demet semizotu
* 1 adet domates
* 1 edet kuru soğan
* 1 çorba kaşığı nar ekşisi
* Zeytinyağ
* Tuz, isot, sumak, kuru reyhan

Yapılışı:

Ayıklanmış ve yıkanmış semizotları iri parçalar halinde doğranır, domatesler küp küp, soğanlar ise yarım piyazlık doğranarak nar ekşisi, zeytinyağ, tuz ve arzuya göre diğer baharatların ilave edilmesiyle karıştırılarak servise sunulur.

Ben yanında kepek bisküvi yiyerek öğle öğünümü atlatmış oldum, hem lezzetli hem de doyurucuydu :)

Afiyet Olsun.





29 Mayıs 2012 Salı

Patlıcan Musakka


Ben sık sık dışarıda yemek yemeye pek sıcak bakmam, aslında evde uğraşmadan, hazır yemek de hiç fena olmuyor :) ama bu durum sıklaşırsa evin bereketi kaçar diye düşünenlerdenim:) Bu nedenle tencere yemeklerini çok severim. Ev yemekleri gibisi yok. Bol bol, temiz temiz ve ailece yenen bir kap ev yemeği hem karnımızı doyurur hem de yüreklerimizi :)
İşte bu düşüncelerle yaptım bu yemeği de :)
Az malzeme ile hem doyurucu hem de lezzetli bir yemek yapmak ve sevdiklerinize ikram etmek isterseniz Patlıcan Musakka size uygun bir tarif. Yanında güzel bir pirinç pilavı ve beraberinde cacık ile menümüz hazır :)

Malzemeler:
* 4 adet patlıcan
* 150 gr. kıyma
* 2 adet sivri biber
* 1 adet kuru soğan
* 2 adet domates
* 1 tatlı kaşığı domates salçası
* 1 tatlı kaşığı biber salçası
* Zeytinyağ
* Tuz, pul biber, kekik
Yapılışı:
Patlıcanlar alaca soyulur ve küp küp doğranarak sıvıyağda kızartılır. ( Ben artık ayçiçek yağını LezzetHaneme sokmamaya çalışıyorum, sağlıklı olduğunu bildiğim için Sızma Zeytinyağ kullanıyorum.) Kızartılan patlıcanlar yemeği pişireceğimiz tencereye alınır.
Diğer tarafta minik doğranmış kuru soğan zeytinyağda hafif saratılır, ardından kıyma ve minik doğranmış sivri biber eklenerek kavrulur ve salçaları ilave edilerek hafif sotelenir en son tuz, baharatlar ve yarım çay bardağı kadar su ilavesiyle karıştırılıp suyunu çekene kadar pişirilir.

Tencereye aldığımız kızarmış patlıcanların üzerine kıymalı harç yayılır ve en son üzerine kabuğu soyulmuş domatesler dilimlenir ve kısık ateşte kapağı kapalı olarak domatesler iyice yumuşayana kadar pişirilir.

Yemeğimiz pilav ve cacık eşliğinde sunulabilir.

Afiyet Olsun.
 

26 Mayıs 2012 Cumartesi

Çoban Salata


Çoban Salatayı bilmeyen yoktur ama bir tarif de benden olsun istedim :)
Güzel memleketimizin her evinde, pikniğinde, davetinde, düğününde, bayramında yemeklerin yanında ikram edilen herkes tarafından sevilerek kaşık kaşık yenilen yegane bilinen salatasıdır Çoban Salata.
İsmi, çobanların bile dağda, tepede dolaşırken heybesinden çıkardığı domates, salatalıkla bir çırpıda yaptığı ve ekmeğine katık ettiği bir salata olmasından ileri gelir. 

Tazecik yaz sebzeleriyle bir başka lezzetli olur, her yemeğe yakışır ve bereketlidir Anadolu gibi...

 
Malzemeler:
* 2 adet domates
* 1 adet salatalık
* 1 adet kuru soğan
* 1 adet sivri biber
* Bir tutam maydanoz
* Limon suyu
* Zeytinyağ, Tuz

Yapılışı:
Bütün sebzeler minik minik doğranır, maydonoz ince kıyılır, tuz, zeytinyağ ve limon suyu ilavesiyle harmanlanarak servis tabağına alınır.

Afiyet Olsun.

24 Mayıs 2012 Perşembe

Taze Naneli Cacık



Cacık, bizim yaz sofralarımızın baştacıdır:) Özellikle Taze Fasulye ve Bulgur Pilavının yanında olmazsa eksik hissederiz kendimizi :)

Bol sarımsaklısını severiz, üzerine de mutlaka kuru nane serperiz ama ben bu kez Taze Nane ilave ettim ve çok daha lezzetli oldu sizlere de tavsiye ederim.


Malzemeler:

* 1 kase yoğurt
* 2 adet salatalık
* Bir tutam taze nane
* 4 - 5 diş sarımsak
* Tuz, zeytinyağ

Yapılışı:

Yoğurt ( süzme yoğut olursa daha güzel olur ) çırpılarak su ilavesiyle koyu bir ayran yapılır, salatalıklar ( ben kabuklarını soymadan kullanırım ) minik minik doğranır, taze nane minik kıyılır, sarımsaklar ezilir ve tuz ilavesiyle koyu ayrana eklenerek karıştırılır.

Üzerine, süslemek için çok az zeytinyağ gezdirilerek servise sunulur.

Afiyet Olsun.




MENEMEN



Yaz geldi, artık hafif ve fazla uğraştırmayan yemek ve kahvaltılıkları tercih etme zamanı.

Taze ve bol domateslerin zamanı yavaş yavaş geliyor, sivri biberler de öyle... bize de değerlendirmek düşüyor :)

Biz yazın özellikle kahvaltıda menemeni çok severiz, bol acılı e sarımsaklısı tercihimizdir.


Malzemeler:

*4 adet iri ve kırmızı domates
* 2 adet sivri biber
* 2 adet yumurta
* 4 - 5 diş sarımsak
* Zeytinyağ
* Tuz, pul biber

Yapılışı:

Parmak doğranmış sivribiberler zeytinyağında sotelenir, çok kızarmadan minik kıyılmış sarımsaklar ilave edilir ve ardından kabukları soyulup ve küp küp doğranmış domatesler eklenir, tuz ve pul biber ilavesiyle kısık ateşte domatesler suyunu bırakana kadar pişirilir. Domatesler sulanıp yumuşamaya başlayınca göz göz yerler açılarak yumurtalar kırılır ve kapağı kapatılarak kısık ateşte yumurtalar pişene kadar beklenir.

Yumurtalarımız pişince ocaktan alınarak servise sunulur.

Mümkünse yanında köy yufkası ile ikram ederseniz daha güzel olur, çay ve yeşilliği de unutmayın  :)

Afiyet Olsun.

 



25 Nisan 2012 Çarşamba

Ev Yapımı Tulum Peyniri


Kendime söyleyecek söz bulamıyorum :)) Hayatında peynir yemeyen ben... ve bu gün blogumda yayınladığım  4. peynir tarifim :)) (Diğer tariflerim burada )
Tulum peynirini yeni yayınladım ancak son bir iki aydır hemen hemen her hafta sonu yapıyorum çünkü eşimden özel sipariş alıyorum :) 

Malzemeler:

  • 2 lt. süt
  • 2 çorba kaşığı sirke
  • Kaya tuzu ( salamuralık - turşuluk tuz  )
Yapılışı:

Süt bir tencereye alınarak kaynatılır ve kaynamaya başlayınca 2 çorba kaşığı sirke ilave edilerek sütün kesik kesik olması sağlanır bu şekilde 3 - 4 dak. daha kaynatılarak peynirin ve yeşilimsi suyun ayrışması sağlanır. Sonra tencere ocaktan alınarak bir kenarda ılınması beklenir hafif ılıyınca peynirimiz temiz bir bez torbaya alınarak iyice suyu sıkılarak biz süzgecin üzerine alınır ve üzerine bir ağırlık konarak 10 dak. kadar suyunu tamamen süzdürmesi sağlanır. 

Suyu süzüldüğünden emin olunan peynir bez torbadan alınarak bir kasede ufalanır ve yeteri kadar kaya tuzu ilavesiyle harmanlanarak tekrar bez torbaya konur ( bu aşamada kalın bir tahta kaşıkla ya da tahta tokmakla bastırılarak iyice sıkıştırılıp) üzerine tekrar bir ağırlık konarak bir iki saat kadar bekletilerek peynirimiz hazırlanır.

Süre sonunda peynirimiz torbasından çıkarılarak soframızda yerini alabilir :) Yanında sıcak ekmek, zeytin ve çayı da unutmayalım.

Peynirin ikinci aşamada bez torba yerine varsa küçük bir plastik kaba da bastırabilirsiniz. Ayrıca peynirin daha dayanıklı olması için kaya tuzu kullanmanız gerekir, normal sofralık tuz erken bozulmasına yol açabilir. Ancak bir iki gün içinde bitirecekseniz normal sofralık tuz da kullanabilirsiniz. ) 

Afiyet Olsun.




20 Nisan 2012 Cuma

Tavuk Sote


Tavuk Sote son derece pratik ve misafirlerimize bile ikram edebileceğimiz kadar lezzetli bir yemek bence. Ben çok sık yaparım hatta bazen pişirdikten sonra aralarına pastırma dilimleri serpiştirp yağlı kağıda sararak fırına sürerim, bazen güveçlere paylaştırıp kaşarla süsleyip fırınlarım... ( tarifleri daha sonra :)) yani çeşit çeşit yaparım ama kendim yiyeceksem, klasik tavuk sotemi yapar afiyetle yerim.

Malzemeler:
  • 1 adet tavuk göğsü
  • 1 adet domates
  • 2 adet sivri biber
  • 1 küçük kuru soğan
  • Sıvıyağ
  • Tuz, pul biber, kekik, köri ( isteğe bağlı)
Yapılışı:

Tavuk etleri küp küp doğranır ve sıvıyağda suyunu salıp çekene kadar sotelenir. Ardından yarım piyazlık doğranmış kuru soğan ve küp doğranmış sivri biber ilave edilerek kızarana kadar pişirilir. Tavuklarımız kızarınca küp doğranmış domatesler ilave edilerek kapağı kapalı bir şekilde domatesler suyunu hafif çekene kadar pişirilir ve en son tuz ve diğer baharatlar eklenerek karıştırılarak ocaktan alınır. 

Not: Köri benim hoşuma giden bir baharat o nedenle sık kullanıyorum ama Tavuk Sotenin olmazsa olmazı değildir. İstenmezse kullanılmayabilir.  Körinin içinde zerdeçal olduğu için yemeğin rengini hafif sarartır.

Sıcak sıcak servise sunulur, yanında pirinç ya da bulgur pilavı tercih edilebilir.

Afiyet Olsun.



13 Nisan 2012 Cuma

Köfteli Tepsi Kebabı


Tepsi Kebabı Malatya'da çok sık yapılan bir yemek, özellikle yazın akşam üzeri olunca hemen herkes, üzeri gazete kağıdı örtülmüş bir tepsi ile mahalledeki fırının yolunu tutar :) 
Öğle saatlerinde birkaç esnaf birleşir ortak malzeme alıp fırına Tepsi Kebabı gönderir. Hatta öyle ki öğrenciler bile öğle molasında aralarında para toplayıp malzemeleri alır, marketteki görevliye hazırlatıp aleminyum folyo tepsilerle fırına Tepsi Kebabı götürürler.

Bir süredir Malatya'da yaşayan biri olarak bizde bu modaya uyduk :) Özellikle de yazın annemler gelince haftada birkaç kez babam fırının yolunu tutar. Dönüşte miss gibi kokan yemekle birlikte sımsıcacık pideleri de alır, afiyetle yeriz.


Ama tabii ki fırına gönderme imkanı olmayanlar evde de pişirebilir ki ben bu kez küçük tepsi ile iki kişilik hazırladım ve ev fırınında pişirdim :)
Tepsi kebabının olmazsa olmazı patlıcan, biber, domates ve bir çeşit et ( tavuk, kırmızı et ya da köfte ) onun dışındaki malzemeler evdeki imkanlara göre çeşitlenir.

Malzemeler:

  • 2 adet patlıcan
  • 1 adet patates
  • 1 adet kuru soğan
  • 1 adet domates
  • 2 adet sivri biber
  • 1 tatlı kaşığı salça
  • 1 su bardağı su 
Köftesi için: 
  • 200 gr. kıyma
  • 1 adet kuru soğan
  • 2 çorba kaşığı bayat ekmek içi
  • 1 çay kaşığı kekik
  • 1 tatlı kaşığı pul biber
  • Tuz, karabiber
Yapılışı:

İlk olarak kıyma, rendelenmiş soğan, bayat ekmek içi, tuz ve diğer baharatlar harmanlanarak yoğurulur ve köfte harcımız  hazırlanır. Hazırlanan karışımdan erik büyüklüğünde parçalar alınarak minik parmak şeklinde köfteler yapılır.

Diğer taraftan patates ve alaca soyulmuş patlıcan küp küp dilimlenir, kuru soğan yemeklik doğranır ve derin bir kapta sıvıyağ, tuz ve baharatlar ilave edilerek harmanlanır ve fırın tepsisine yayılır. Üzerine parmak köfteler, aralarına domates dilimleri ve parmak doğranmış sivri biberler dizilir. En son bir tatlı kaşığı salça 1 bardak su ile ezilerek yemeğin üzerinden gezdirilir, tepsinin üzeri aleminyum folyo ile kapatılır ve önceden ısıtılmış 200 der. fırında ilk 45 dak. üzeri kapalı olarak son 15 dak. ise üzerindeki folyo açılarak toplam 1 saat pişirilir. ( Folyoyu açtığınızda yemeğin suyunun az olduğunu görürseniz biraz su ilave edebilirsiniz )

Yemeğiniz pişerken siz yanına pirinç pilavı, salata ve ayran yapabilirsiniz. 

Afiyet Olsun.

Not: Yemeği mahalle fırınına gönderecekseniz mutlaka aleminyum bir tepsi kullanın, Borcam gibi cam pişirme kapları kullanmayın.


7 Nisan 2012 Cumartesi

Tavuk Taşlığı Çorbası ( Yalancı Kelle Çorbası )


Bu çorbayı ilk Tülin Hanımdan duymuştum, o gün bugündür LezzetHanemin özel lezzetlerinden :) Sık sık yaparım, tabak tabak içeriz. 
İlk eşime yapmıştım, tavuk taşlığı olduğuna inanamadı, 'et gibi aynı' dedi. daha sonra da annemlere yaptım onlar da 'şahane olmuş, dil eti gibi aynı' dediler :) Bana sorarsanız işkembe çorbası kıvamında kelle&dil eti arasında çok güzel bir çorba. Tarif için Tülin Hanıma teşekkür ediyorum :) Tarifin orjinali burada. Ben sirkeli sosu yerken ilave etmeyi ve üzerine yağda yakılmış biber gezdirmeyi seviyorum. Benim tarifim ise şöyle...

Malzemeler:
  • 1 kg tavuk taşlığı
  • 1 çorba kaşığı un
  • 5 -6 diş sarımsak
  • 1 çay bardağı sirke
  • 1 çorba kaşığı pul biber
  • 2 çorba kaşığı tereyağ ( ya da sıvıyağ )
Yapılışı:

Tavuk taşlığını çok iyi temizleyip yıkadıktan sonra minik kuşbaşı doğruyoruz ve üzerine yeteri kadar soğuk su ilavesiyle düdüklü tencerede yumuşayana kadar pişiriyoruz ( ben düdük öttükten sonra kısık eşte 1 saat pişiriyorum ama tencereye göre süre değişebilir. )
Ardından küçük bir tavada sıvıyağ ya da tereyağ ile 1 kaşık unumuzu beyaz kalacak şekilde kavuruyoruz. Kavrulan unun üzerine topaklanmasın diye biraz soğuk su ilave ederek sos kıvamına getirip haşlanan taşlıklarımıza ilave ediyoruz, damak tadımıza göre tuzunu ekleyip bir taşım da birlikte kaynatırak ocaktan alıyoruz.

Sarımsaklarımızı döverek, sirke ile karıştırıp çorbamıza asıl tadını veren sosumuzu hazırlıyoruz.Bu sosu isterseniz çorbaya ilave edip karıştırabilirsiniz ya da benim yaptığım gibi yerken damak tadınıza göre kaselere paylaştırabilirsiniz. Zira hiç sevmeyen varsa eklemeden sade olarak da yiyebilir.

Çorbalarımızı servise sunarken arzuya göre sirkeli karışımdan ilave edip üzerinden de yağda yakılmış biber gezdirerek ikram edebilirsiniz.

Afiyet Olsun.