25 Aralık 2011 Pazar

Yulaflı Bisküvi


Bir süredir sağlıklı beslenmeye çalışıyoruz,bu sebeple hamurişlerinden ve şekerli gıdalardan uzak durmaya gayret ediyoruz. Bu konuda çeşitli yayınları takip etmekle birlikte Prof. dr. Canan Efendigil Karatay'ın Karatay Diyeti kitabını da okudum, her ne kadar 'diyet' dense de aslında bir 'yaşam tarzı'. Canan Karatay sporuyla... örnek öğün listeleriyle... ve uzak durulması gereken gıdaları gerekçeleriyle sunarak her insanın uyması gereken sağlıklı yaşam tarzını anlatmaya çalışmış eğer tam uygulanabilirse Karatay diyeti gerçekten çok faydalı, tavsiyelere uyduğum zaman hem az yiyip hem de acıkmamanın şaşkınlığını ve hafif bir bedene sahip olmanın mutluluğunu yaşıyorum ancak  her ne kadar ekmeği kessem de diğer hamur işlerinden bazen uzak duramıyorum. Ama onun da çözümünü bulmaya çalışıyorum, Karatay kitabında düşük glisemik indeksli ve lifli gıdaların önemi üzerinde özellikle durmuş ve bu anlamda yulafın mükemmel bir besin olduğuna değinmiş.

Bunu duyan eşim ' iyi o zaman ben yarın gidiyim bir çuval yulaf alıyım' dedi :))) Gerçekten de çok ciddiydi, bayılır toptan alışveriş yapmaya :))  bütün akşam 'o çuvalı nereye koyucaz, hayır ben istemem' deyip durdum ve eşim çuvalı kapıp gelmeden sabah erkenden markete koşup bir paket Eti Lifalif yulaf ezmesi aldım ve eve koşarak bu yulaflı bisküvileri yaptım. Yalnız bu bisküviler çok güzel oldu ben işin o kısmını düşünememiştim yarın eşim bir çuval yulaf alır gelirse hiç şaşmam :)))

Malzemeler:
  • 1,5 su bardağı yulaf ezmesi
  • 2 su bardağı un ( yaklaşık )
  • 100 gr. tereyağ
  • 1 çay bardağı sıvıyağ
  • 1 su bardağı pudra şekeri ( ya da esmer şeker )
  • 1 adet yumurta
  • Yarım paket kabartma tozu
  • 1' er çay kaşığı zencefil, zerdeçal ve tarçın
Yapılışı:

Tereyağ, sıvıyağ, pudra şekeri, bir fiske tuz ve yumurta krema kıvamını alana kadar mikserle çırpılır. Ardından yulaf ezmesi, un ( yavaş yavaş ), kabartma tozu ve baharatlar ilave edilerek kulak memesi yumuşaklığında bir hamur elde dilir. Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar alınarak yuvarlanır ve avuç içi ile bastırılıp yassılaştırılarak yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizilip 170 der. önceden ısıtılmış fırında hafif pembeleşene kadar pişirilir.
Çay, süt ya da salep eşliğinde servise sunabilirsiniz.
Afiyet Olsun.


21 Aralık 2011 Çarşamba

Yoğurtlu Havuç Salatası


Bu tabaktakiler benim bugünkü öğle yemeğim :) Bir süredir sağlıklı beslenmek ve biraz da kilo vermek istiyorum o nedenle yediklerime dikkat etmeye çalışıyorum. 

Ama başaramıyorum :(
Yalnız benim suçum yok, bütün suç elinde nefis ev baklavasıyla gülerek gelen... bir başka gün ' aşkım sen seversin diye kömbe getirdim' diye sırıtan...yine başka bir gün akşam yemeğimi yediğim halde 'sana içli köfte getirdim hadi ye soğutmadan' diyip yemeğin üzerine 5 tane içli köfte yememe sebep olan eşimin :(

Malzemeler:
  • 2 adet havuç
  • 4 yorba kaşığı yoğurt
  • 2 diş sarımsak
  • Tuz, sıvıyağ
Yapılışı:
Havuçların dışları kazınarak rendelenir ve çok az sıvıyağda sotelenir. Bu arada sarımsaklar ezilir, tuz ve yoğurtla karıştırılır. Sotelenen havuçlar ılıyınca sarımsaklı yoğurtla karıştırılır ve bir süre buzdolabında soğutularak servise sunulur. Ben dondurma kaşığı ile şekillendirerek ve zeytinle süsleyerek sundum kendime :) ama siz isterseniz servis tabağına da yaybilirsiniz.

Yanında kepekli diyet bisküvi de iyi gidiyor tavsiye ederim.

Afiyet Olsun.

17 Aralık 2011 Cumartesi

Ayvalı Toplar ( Ayvalı Bon Bon )


Doğal malzemelerle yapılan atıştırmalık bon bonları çok seviyorum. Akşamları çayın yanında hem sağlıklı hem de tatlı niyetine yenebilecek en iyi tercih. Daha önce kuşburnulu, havuçlu, pekmezli... vb.çeşitlerni yapmıştım malum kış mevsiminde ayvayı bol bulunca bir de ayvalısını deneyim dedim. Hafif mayhoş çok hafif bir tatlı olmuştu.

Malzemeler:
  • 2 adet ayva
  • 1 pkt petibör bisküvi
  • 4 çorba kaşığı şeker
  • 1 çay bardağı su
  • 1 çay kaşığı tarçın
  • 1 çay kaşığı zencefil ( isteğe bağlı )
Yapılışı:
Ayvaların kabukları soyulur, temizlenir ve rendelenerek üzerine toz şeker serpilir, 1 çay bardağı su ilavesiyle kısık ateşte suyunu çekinceye kadar pişrilir. Ardından kırılmış petibör bisküvi, zencefil ve tarçın eklenerek iyice karıştırılır, soğuduktan sonra küçük parçalar alınarak yuvarlanır ve hindistan cevizine bulanıp istenirse fındık, fıstık, badem vb. yemişlerle süslenerek servise sunulur.

Afiyet Olsun.

15 Aralık 2011 Perşembe

Taze Tarhana Çorbası


Soğuk kış günlerinde sofralarınızı ısıtacak sıcacık bir çorba istiyorsanız bu nefis çorbayı özellikle tavsiye ederim.
Tarhana, bilindiği gibi Anadolumuzun doğusundan batısına her yöresinde farklı yöntem ve malzemelerle yaz mevsiminden hazırlanan kışlık bir çorbalık. Ben şimdiye kadar kendim Tarhana hazırlamadım hep hazır geldi ya da hazır aldık:) Ancak bu sene tarhanasız kaldım :(  böyle durumlarda hep domates çorbasını tarhananın yerine yapardım ama tarhanada yoğurt da olduğunu düşünerek bu çorbayı keşfettim. Sanırım artık kışlık tarhana stoklamama gerek yok çünkü artık taptaze tarhana çorbamız var.  Eğer siz de tarhana sevenlerdenseniz denemelisiniz.

Malzemeler:
  • 1 su bardağı yoğurt
  • 1 çay bardağı buğday ( aşurelik buğday )
  • 1 çorba kaşığı ( tepeleme ) un
  • 1 çorba kaşığı domates salçası
  • 1 tatlı kaşığı biber salçası
  • Sıvıyağ
  • Tuz
  • Kuru nane, pul biber, toz kırmızı biber ( üzeri için )
Yapılışı:

Un sıvıyağda hafif kavrularak çiğsi kokusu giderilir ardından salçalarımız ileve edilerek kavrulur. Daha sonra üzrine soğuk su ilave edilerek (topaklanmaması için ) çıpma teliyle karıştırılır. Bu arada bir bardak yoğurt soğuk su ilevesiyle ayran kıvamına getirilerek çorbaya ilave edilir ve bu karışım ocağa alınarak 1 çay bardağı aşurelik buğday eklenip çorbamızın kıvamını verecek kadar su ilave edilir  ve kaynayana kadar sürekli karıştırılır. Çorbamız kaynamaya başlayınca altı kısılır ve kısık ateşte buğdaylar yumuşayıncaya kadar pişirilir. ( Bu arada suyu kontrol edilerek eklenebilir.)

Çorbamız pişince üzerine yağda yakılmış kuru nane, pul biber ve toz kırmızı biber gezdirilerek servise sunulur. (Yağda yaklmış baharatlar ayrı ayrı kaselerin üzerine süslenebileceği gibi çorbamızı tamamına da ilave edilerek karışırılabilir.)

Bence Tarhana çorbası turşu ile iyi gider siz sevdiğiniz ikramlıklarla sunabilirsiniz.

Afiyet Olsun.

İncir Tatlısı


Aslında incir başlı başına bir tatlı benim için, özellikle kışın tatlı yerine atıştırmaya bayılırım ama bugün şöyle şireli, şerbetli, bir de fındıklı tatlısını yapıyım dedim.
Dediğim gibi kuru incir zaten tatlı oluğundan şekeri mümkün olduğunca az kullandım ve fındık ilavesiyle de oldukça sağlıklı bir tatlı elde ettiğimi düşünüyorum.

Malzemeler:
  • 20 adet kuru incir
  • 1 su bardağı fındık içi
  • 1 çay kaşığı tarçın
  • 2 çorba kaşığı şeker
Yapılışı:

Kuru incirler yarım saat - bir saat kadar soğuk suda bekletilerek hem biraz yumuşamaları hemde kurutma esnasında üzerinde biriken kirlerden arınması sağlanır. Ardından yıkanarak sap kısımları kesilir ve pişrime kabına tek sıra halinde dizilip 1 su bardağı su ilave edilerek kısık ateşte suyunu çekene kadar pişirilir. Suyunu çekince üzerine 2 çorba kaşığı toz şeker ve bir çay kaşığı tarçın serpilir ve tekrar 1 su bardağı su ileve ederek  yine kısık ateşte ve kapağı kapalı olarak şerbeti koyulaşana kadar pişirilir.
Tatlılarımız pişince soğuması beklenir ve soğuduktan sonra incirlerin arası bıçak yardımıyla sandviç gibi kesilerek birer tatlı kaşığı çekilmiş fındık konarak servis tabağına dizilir üzerinden de şerbeti gezdirilerek sunulur.

Afiyet Olsun.

12 Aralık 2011 Pazartesi

Mercimekli Bulgur Pilavı


Bulgurla yapılan herşeye bayılırım. Bu nedenle sık sık çeşit çeşit bulgur pilavı yaparım... sadesi, salçalısı, domates biberlisi... bugün de mercimeklisi.

Malzemeler:
  • 2 su bardağı bulgur
  • 1 su bardağı haşlanmış yeşil mercimek
  • 1 adet kuru soğan
  • 1 tatlı kaşığı biber salçası
  • 1 tatlı kaşığı domates salçası
  • Tuz, pul biber, kekik, kimyon
  • Sıvıyağ
Yapılışı:
Kuru soğanlar minicik doğranır ve sıvıyağda sararana kadar sotelenir ardından salça ve baharatlar ilave edilerek kavrulur daha sonra haşlanmış mercimek ve bulgur eklenerek bir iki kez çevrilir ve üzerini geçecek kadar sıcak su ve tuz ilavesiyle suyunu çekene kadar pişrilir.

Ben bulgur pilavı eşliğinde kuru soğanı çok severim eğer siz de seviyorsanız tavsiye ederim.

Afiyet Olsun.


9 Aralık 2011 Cuma

Portakallı & Kuşüzümlü Kereviz


Kereviz kışın sık sık kullandığım bir sebze en çok da yoğurtlu salatasını severim . Bugün şu meşhur Portakallı Kerevizi bir de ben yapıyım dedim. Açıkçası ben portakalın ne tadını ne de kokusunu aldım, tadı benim her zaman yaptığım klasik zeytinyağlı kerevizin tadıydı, hatta yerken bir ara ' tüh bizim portakal araya gitti ' bile dedim :)) Kuş üzümleri ise benim ilavem, her zaman bezelye kullanırdım bu kez hadi bir değişiklik olsun dedim iyi de yapmışım :)

Malzemeler:
  • 2 adet orta boy kereviz
  • 1 adet iri havuç
  • 1 adet kuru soğan
  • 1 adet portakal
  • 3 - 4 damla limon suyu
  • 1 avuç kuşüzümü
  • Zeytinyağ
  • Tuz
Yapılışı:

Kerevizlerimiz soyulur ve kararmaması için limonlu suda bekletilir. Bu arada kuru soğanlar minik havuçlar da küp küp doğranarak birlikte zeytinyağında kavrulur. Soğanlar hafif sararmaya başlayınca küp küp doğranmış kerevizler ilave edilerek 2 - 3 dak. sotelenir. Daha sonra ayıklanıp yıkanmış kuşüzümleri, 1 adet sıkılmış portakal suyu, tuz, sebzelerin üzerini geçecek kadar sıcak su ve kerevizlerin karamasını önlemek için 3 - 4 damla limon suyu ilavesiyle kısık ateşte pişirlmeye bırakılır. Yemeğimiz pişince üzerine kıyılmış kereviz yaprakları serpilerek ocaktan alınır ve soğuması için dinlendirilir.
Soğuduktan sonra arzuya göre limon eşliğinde serise sunulur.

Afiyet Olsun.

7 Aralık 2011 Çarşamba

AŞURE


Aslına bakarsanız hazır aşureler çıktı çıkalı aşure yemek için ne Muharrem ayını bekliyoruz ne de Muharrem ayında evde aşure yapıyoruz. Alıştık hazıra ne zaman canımız çekse hazır toz karışımları pişirip afiyetle yiyoruz.
Ama bu sene güzellllceee aşuremi kendim yapıp , dağıtmak istedim. Pişirdim...süsledim...dağıtım... gerçekten insanın kendi yaptığı bir şeyi paylaşmanın verdiği haz bambaşka bir duygu. Bugün, hani kendi çapında küçük bir kazan aşure pişirmiş ve bunu paylaşmış olmanın verdiği huzur, mutluluk ve hazla uçuyorum :))
Malzemeler:
  • 3 su bardağı buğday
  • 1,5 su bardağı haşlanmış nohut
  • 1,5 su bardağı haşlanmış kuru fasulye
  • 1 su bardağı çekirdeksiz kuru üzüm
  • 1 çay bardağı kuş üzümü
  • 10 adet kuru kayısı
  • Toz şeker ( 1 kg kadar )
  • 2 çorba kaşığı susam
  • 2 çorba kaşığı gül suyu
  • 1 çay kaşığı tuz
  • 1 çorba kaşığı bal
  • 2 çubuk tarçın
  • 8 - 10 adet karanfil
  • 2 çorba kaşığı buğday nişastası
  • Kuru yemiş çeşitleri ( süslemek için )
  • Nar ( süslemek için )
  • Yeteri kadar su
Yapılışı:
Nohut ve kuru fasulye akşamdan ayrı ayrı sularda ıslatılır ve sabah yine ayrı ayrı sularda haşlanır. ( Daha önceden haşlayıp derin dondurucuda sakladığınız nohut ve fasulyeler de olur. ) Buğday büyük bir tencereye alınır beraberinde çubuk tarçın ve karanfiller atılarak bol su ile yavaş yavaş iyice yumuşayana kadar pişirilir. Buğdayların pişmesine yakın ayıklanıp yıkanmış üzümler ilave edilir. Ardından yine yıkanmış ve minik minik doğranmış kayısılar eklenir en son haşlanmış nohut ve kuru fasulye ilave edilerek çorba gibi olacak şekilde yeteri kadar suyu tamamlanarak şekeri eklenir. ( Bu aşamada damak tadı devreye girer tadına bakarak istediğiniz kadar şeker ilave edebilirsiniz. ben kesin bir ölçü veremiycem ama sanırım 1 kg kadar şeker kullandım. ) Daha sonra susam, bal ve gül suyu ilave edilerek karıştırılır. Bütün malzemeler istenilen kıvamda pişince 2 çorba kaşığı buğday nişastası 1 su bardağı soğuk suda ezilerek yavaş yavaş tencereye ilave edilir ve karıştırılarak bir taşım kaynatılıp ocaktan alınır.
( En son çubuk tarçını ve istersek karanfilleri tencereden çıkarmayı unutmayalım )
Sıcak sıcak kaselere paylaştırılır, bir süre ılıyıp üzeri kaymak tuttuktan sonra arzu edilen malzemelerle süslenerek sevdiklerimize ikram edilir.

Afiyet Olsun.

2 Aralık 2011 Cuma

Alman Pastası



Bu küçük,tombul,pofidik pastacıkların hatırası taaaa küçüklüğüme dayanır... :) Ben küçükken annemle babam işten gelirken evimizin yakınındaki Gülengözler Pastanesinden :)  bu minik pastacıkları alırdı, onların üzerinde çikolata olurdu ve ben çokk severdim.

Uzun süredir bu pastacıkları kendim yapmayı kafaya koymuştum birkaç blogda tariflere baktım en sonunda kendi tarifimi kendim uyduruyum dedim ve sonuç gayet başarılıydı.

Malzemeler:
  • 2 su bardağı un
  • 1 çay bardağı süt
  • 1 çay bardağı sıvı yağ
  • 1 yumurta
  • 1 tatlı kaşığı kuru maya
  • 2 çorba kaşığı toz şeker
  • Hindistan cevizi ve pudra şekeri ( üzeri için )
Kreması için:
  • 2,5 su bardağı süt
  • 1 yumurta sarısı
  • 1 çorba kaşığı un
  • 1 çorba kaşığı nişasta
  • 1 çay bardağı şeker
  • 1 pkt vanilya
Yapılışı:

Hamur için unun ortası açılır ve sıvıyağ, yumurta, süt ve kuru maya konularak karıştırılır ve kulak memesi yumuşaklığında bir hamur elde edilir. Hamurun üzeri nemli bir bezle örtülerek ılık bir ortamda mayalanması için bekletilir. Yaklaşık 45 dak.kadar bekledikten sonra hamurdan yumurta büyüklüğünde parçalar koparılark yuvarlanır ve yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizilerek üzerlerine hafif bastırılıp yassılaştırılarak tekrar mayalanmaya bırakılır. Hamurlar kabarınca 200 der. önceden ısıtılmış fırında kızarıncaya kadar pişirilir.

Bu arada süt, un, nişasta, yumurta sarısı ve şeker bir kaba alınır ve kaynayıncaya kadar karıştırlıarak katı muhallebi kıvamında krema hazırlanır. İstenilen kıvama ulaşınca ocaktan alınır ve vanilyası ilave edilerek arasıra mikserle çırparak soğutulur.

Fırından çıkan minik pastacıklar bir süre soğutulduktan sonra hafif üstten alta doğru verev gelecek şekilde kesilir ve bu aralar soğutulmuş krema ile doldurulur üzerine hindistan cevizi ve pudra şekeri serpilerek bir süre buzdolabında soğutulduktan sonra servise sunulur.

Afiyet Olsun.




1 Aralık 2011 Perşembe

Trabzon Hurması ( Cennet Hurması ) Tatlısı


Geçtiğimiz akşam eşimin getirdiği hurmaları, sade yersek kalorisi az olur diye:)) tahin, pekmez ve fındıkla lezzetlendirdim.

Malzemeler:
  • 4 adet yumuşak Trabzon Hurması
  • 2 çorba kaşığı tahin
  • 2 çorba kaşığı pekmez
  • 2 çorba kaşığı dövülmüş fındık
Yapılışı:
Hurmaların kabukları soyularak iri parçalar halinde kesilir. Tabaklara paylaştırılarak üzerine tahin, pekmez gezdirilir ve en son dövülmüş fındık serpilerek servise sunulur.

Afiyet Olsun.