20 Ocak 2016 Çarşamba

Kınalı Çay


İnstagram, Facebook, Twitter derken Blogumu epeydir ihmal ettim :( farkındayım.  Telefondan resim çekip anında paylaşım yapabileceğimiz sosyal medya unsurları blogumla aramı açtı :(

Oysa blogum benim paylaşım alanında ilk göz ağrım, ilk heyecanımdı. İlk açtığımda nasıl da bir heyecanla yemeklerimi yapıp kötü bir telefonla resimleyip burada paylaşmak için sabırsızlanıyordum :))

Bugün, buradan, daha sık paylaşımlar yapma isteğimle çocukluğundan kalma güzel bir anımı sizlerle paylaşmak istedim.

Bir de şunu eklemek istiyorum. Evet burası bir yemek bloğu ama bazen sizlerle yemek dışında paylaşmak istediğim anı, hatıra, yaşanmışlıklar içeren paylaşımlar da yapmak istiyorum.

Mesela KINALI ÇAY da bunlardan biri...

Rahmetli dedemden daha önce ki bir yazımda bahsetmiştim. Misafiri çok sevdiğinden de... Tek çocuk olduğundan da... İşte bu sebeple dedem çocukları da bir ayrı severdi. Çocukları eğlendirmek için onlara vakit ayırırdı, biz torunlarına da ayrı bir sevgi beslerdi, hep etrafında olalım, yiyelim, içelim, gülelim isterdi. 

Biz küçükken kahvaltıda olsun, gün içinde içtiğimiz çaylarda olsun. "Dur bak ben sana ne yapacam... dur hele bak şimdi " der. :)) Çay bardağının yarısına kadar sıcak  suyu doldurur, bir kaşık şeker ilave edip karıştırır sonra bir eline çay kaşığını tutar diğer elinde de çayın demini şekerli suyun üzerine yavaş yavaş dökerek bize KINALI ÇAY yapardı. Bir yandan da gözü bizde hayretle bakışımızı izler, keyiflenir. "Yaaaa.... bak işte... ne şimdi bu biliyon mu sen? Kınalı çay bu, kınalı çay" derdi. :)) Gerçekten de çayın altının başka, üstünün başka olduğunu,  alttaki şekerli suya çayın karışmadığını görmek çocuk aklıyla bizde büyük bir şaşkınlık, sevinç, mutluluk yaşatırdı. :)  Üstteki kırmızı demi ellerimize yaktığımız kınayla özdeşleştirir ayrı bir haz alırdık. İşin garibi dedem bunu her gün yapsa da biz her seferinde yeni görüyormuş gibi aynı sevinç ve heyecanı yaşardık. :))

Bugün çocukluğumdan kalma bu hatıram gözlerimin önünden geçti, kalktım kendime bir "kınalı çay" yaptım, inanın aynı sevinci yaşadım :) sizlerle de paylaşıyım istedim. Bir de çocukken ne de küçük şeylerle mutlu olduğumuzu, bir çayın bile bizi mutlu edebildiğini... oysa günümüzde elimizde onca nimet varken bunun şükründe olmayışımızı farkettim :( 

Hepimizin güzel anılar yaşamamız ve yaşatmamız ve herşeyden önemlisi küçük şeylerle mutlu olmayı bilmemiz, kısacası mutluluğu uzaklarda aramayıp, elimizdekilerin farkında olmamız ve bunları şükür sebeplerimiz olduğunu bilmemiz dileğiyle selam ve sevgiler...